MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.

KONUŞMASINI OTURARAK YAPTI

MHP lideri Bahçeli, toplantıya yaklaşık 20 dakika geç katıldı. Edinilen bilgiye göre; tansiyon sorunu yaşayan Bahçeli, hitabını da her zamanki gibi ayakta değil oturarak yaptı.

“CUMHUR İTTİFAKI, TÜRK MİLLETİNİN RUH KÖKÜDÜR”

Dünyada her gün 3. Dünya Savaşı’yla ilgili yeni alarm zilleri çaldığını vurgulayan MHP lideri Bahçeli, Türkiye’nin her türlü senaryoya göre milli güç unsurlarını tetikte ve teyakkuzda tutması gerektiğini ifade ederek şöyle devam etti:

“Çünkü birisine katılıp, diğerinin dışında kaldığımız iki ayrı dünya savaşının hangi badirelere, hangi acıklı ve vahim sonuçlara yol açtığını geride kalan yıllara baktığımızda idrak ve ifade etmek pek tabii mümkündür. Bir yanda bölgemizi yakıp yıkan diğer yanda da dünyayı kasıp kavuran yüksek gerilimli ve çatışma mihraklı sarsıcı gelişmelerin ülkemize, siyasi ve toplumsal bünyemize doğrudan doğruya tesir ettiğini değerlendiriyoruz. Kaostan nemalanan, kamplaşma ve kutuplaşmadan faydalanan mayası bozuk çevrelerin şu günlerde bir hayli faal olduklarını görüyoruz. Türkiye’nin milli ve manevi direncini kırmak, yapay krizler üretmek suretiyle iç huzur ve istikrar ortamını zedelemek amacıyla alçakların en alçağı bir kampanya devamlı ilerleyiş kaydetmektedir. Tekraren ve inançla söylüyorum; Cumhur İttifakı, Türk milletinin ruh köküdür ve kararlılıkla yoluna devam edecektir. Demokrasinin avantajı, farklı görüşlerin oylanmasından ziyade farklı bakış açılarının karşılıklı etkileşerek birbirlerini dengelemesidir. Diyebiliriz ki demokrasinin asıl gücü çeşitli bakış açıları ve aralarındaki uyuşmazlıklar üzerine muhakeme yürütme çabasında gizlidir. Ne var ki makyajlı demokrasi havarilerinde sahtelik diz boyudur. İç cephemizi zayıf düşürmenin yanı sıra; bölgesel ve küresel hain senaryolara refakat ve rehberlik yapacak ölçüde alçalan ve ahlaksızlığın dibini boylayanların yegane hedefi Milliyetçi Hareket Partisi’nin tökezlemesi, Cumhur İttifakı’nın çözülmesi, Türkiye’nin de köşeye sıkışarak tarihi ve egemenlik haklarından kahredici ödünler vermesidir. Bunlar kesinlikle hezimete ve hayal kırıklığına uğratılacaktır.”

“O İKİ KİŞİ, BENİM CAN BERABERİ ÜLKÜDAŞLARIMDIR”

Bahçeli, partisine yönelik eleştirilere ilişkin de “Kiralık gazeteler, iç işgal cephesine ekranlık yapan başta Halk TV olmak üzere bazı televizyon kanalları, yarım porsiyon aydınlar, satılmış köşe yazarları, şerefini üç kuruşa devretmiş bir kısım sivil toplum kuruluşu yöneticileri, MHP’yle yatıp MHP’yle kalkıyorlar. Bunlara siyaseten her türlü desteği verip, sözcülüğüne talip olan CHP’nin başkanı da ikide bir kale duvarlarımızı taşa tutuyor, olmayan siyasi aklının dibindeki tortuları ortalığa saçıyor. Bu şahsın ‘o iki kişi’ diyerek sistematik ve plan dahilinde suçlayıp saldırdığı değerli arkadaşlarım, benim can beraberi ülküdaşlarımdır ve partimizin saygın isimleridir. CHP Genel Başkanı bizim iki arkadaşımıza değil, sağında solunda yuvalanan Türk ve Türkiye düşmanlarına, ilişki ve irtibat içinde olduğu vatan ve millet muhaliflerine baksa zannederim daha tutarlı, daha dengeli, daha isabetli bir davranış içinde olacaktır. Değil bizim iki ülküdaşımız, tek bir ülküdaşımız bile bunların alayına yetecektir.” dedi.

“CHP, HASTALIKLI BİR BÜNYEDİR”

CHP’nin kendi içinde istikrar bulamadığını, denge kuramadığını, siyasi aklı ve iradesinin rehinden kurtulamadığını belirten Bahçeli şöyle konuştu:

“CHP, hastalıklı bir bünyedir. Bu bünyenin Türkiye’ye güvenle hizmet etmesi imkansızdır. CHP’ye mahsus bu hastalığı tedavi edecek bir çarenin bulunmayışı, Türk siyaset ve demokrasi hayatı için ciddi bir kayıptır. Özgür Özel’e verilmiş ev ödevi ve talimat listesinde bilhassa Milliyetçi Hareket Partisi’yle uğraşma, nala vururken mıhı da çakma görevi önüne koyulmuştur. Çürük tahta üzerinde siyasi tiyatro sahnesi açan bu zatın her meselede partimizi zan altında bırakma gayreti, dava arkadaşlarımızı doğrudan hedef alma densizliği siyasi ahlakla zaten bağdaşmamaktadır. CHP’nin normalleşme maskeli sahtekar politik tasarımı esasen anormalliğin artan dozajlarla yedirilme sinsiliğinden başka bir şey değildir. Bizi Türkiye İttifakı adıyla kurulduğu söylenen, dahası çatısı akan ve üzerine baykuşların konduğu harabeye davet etmesi tam bir akıl tutulmasıdır. Kurnaza bakar mısınız, Cumhur İttifakı’na karşı başlattığı yarma harekatını tahkim etmek niyetiyle olmadık metotları devreye sokuyor. CHP’nin normalleşmesi, PKK’nın normal görülmesidir. CHP’nin normalleşmesi, bölücülüğün normal değerlendirilmesidir. CHP’nin normalleşmesi rezaletin ve melanetin yeni normal olarak güncellenmesidir.”

“DAVAMIZI ÜÇ BEŞ ÇAPULCUNUN KEYFİNE GÖRE YARGILATMAYIZ”

CHP’nin MHP düşmanlığını geçim kapısı olarak gördüğünü kaydeden Bahçeli şunları söyledi:

“Cumhur İttifakı’nı kötülemek ve edepsizce suç ortaklığı göstermek için yarış halindedirler. Kayseri Pınarbaşı’nda meydana gelen bir adli vakadan dolayı Milliyetçi Hareket Partisi’ni karalamaya namertçe tevessül ederler. 1 Temmuz 2024 Pazartesi günü başlayacak mahut cinayet davasıyla partimizi ve Ülkü Ocakları’nı ilişkilendirmek için tek ayak üzerinde kırk yalan söylerler. Uydurulmuş ve üretilmiş tezviratlarla oyalanırlar. Şu hususu özellikle ifadeye mecburum ki kimin kimlerle iş tuttuğunu, sağda solda nelerin konuşulduğunu, hangi iftira düzeneklerinin hazırlandığını çok iyi biliyor ve bunların hepsini takip ediyoruz. Davamızı üç beş çapulcunun keyfine göre yargılatmayız. Ortalıkta gezen kuklaların, cenaze üzerinde tepinen nebbaşların, onlara gaz veren onursuzların tariz, tazyik ve tahrikiyle Milliyetçi Hareket Partisi’ni ve Ülkü Ocakları’nı sorgulatmayız. Bizi sindirmeye çalıştıklarını görmediğimiz mi sanılıyor? Bizden taviz istenildiğini bilmediğimiz mi zannediliyor? Yazılan hain senaryonun üst aklını, büyük resmini, ağaçların ardındaki ormanı fark etmediğimiz mi düşünülüyor? Eğer böyleyse zeka özürlü muhataplarının aklına şaşarım, hattı zatında hepsine de acırım. Milliyetçi Hareket Partisi’yle aşık atılamaz, boy ölçüşmeye hiç kimse cüret edemez. Fason bir 12 Eylül iklimi oluşturup, davamızı ve partimizi sanık olarak afişe etmeye kalkanların da alınların karışlar, külahlarını ters giydiririm. 1 Temmuz’da başlayacak söz konusu davaya sadece avukatlarımız katılacak, bunun dışında hiç kimse orada bulunmayacaktır. Herkes eteğindeki taşı döksün de şahit olalım. Kim ne biliyorsa, hangi belge, bilgi ve bulguya sahipse, mahkemeye sunsun da hepsinin ense tıraşını görelim. Milliyetçi Hareket Partisi ile Ülkü Ocakları’nı en küçük bağ ve bağlantısı olmayan bir cinayetle irtibatlandırıp suçlayanlara, bu can bu bedende olduğu müddetçe hakkımı helal etmeyeceğim ya bu dünyada ya da mahşerde hepsiyle tek tek hesaplaşacağım.”

VERGİ GELİRLERİNDE YAPILACAK DÜZENLEME

Vergi düzenlemesiyle ilgili çalışmaya ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Bahçeli, vergi adaletinin sağlanması konusunda başlatılan kapsamlı çalışmayı son derece olumlu bulduklarını ve desteklediklerini söyledi.

Toplam vergi gelirleri içinde dolaylı vergilerin payının düşürülerek doğrudan vergilerin artırılmasının sosyal ve ekonomik adalete can suyu vereceğinin altını çizen Bahçeli, “Türkiye ekonomisi çok şükür fırtınadan çıkmıştır. Enflasyonda düşüş trendi başlamıştır. Cari açığı azaltacak, yatırımı teşvik edecek, istihdam ve büyüme artışıyla birlikte bütçe disiplinini sağlayacak, aynı şekilde yapısal reformları başaracak ekonomi programına güveniyoruz ve en kötü günlerin geride kaldığına inanıyoruz.” diye konuştu.

Motokurye gelirlerine ve garson bahşişlerine muafiyet getirileceği ortadayken, vergi alınacağını iddia edip korku aşılayanların samimiyet ve dürüstlük fukarası bir avuç art niyetli olduğunu belirten Bahçeli, “Meclise sunulması beklenen düzenlemeden anladığımız kadarıyla, motokurye faaliyetlerinden doğan ticari kazançlar basit usulde vergilendirilecek, bahşiş gelirleri normal ücret gelirleriyle ilişkilendirilmeyecek ve hizmet bedelinden ayrı gösterilerek KDV’ye tabi tutulmayacaktır. Bu gerçekler karşısında ortamı bulandırmanın siyaseten ve ahlaken hiç kimseye yararı da dokunmayacaktır.” dedi.

A MİLLİ FUTBOL TAKIMI’NIN ÇEKYA MAÇI

Bahçeli, A Milli Futbol Takımı’nın 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda ilk müsabakasında Gürcistan’ı yendiğini, ikinci maçında ise Portekiz’e yenildiğini anımsatarak, “Yarın akşam da kader müsabakası olan, gruptan çıkıp çıkmayacağımızın belli olacağı Çekya karşında evlatlarımız ter dökeceklerdir. Yenseler de yenilseler de, gruptan çıksalar da çıkmasalar da hepsinin gözlerinden hasretle öpüyor ve onlarla gurur duyduğumuzu bildiriyorum. Ay yıldızlı formayı inançla taşıyan evlatlarımız Türkiye’yi ve Türk milletini en iyi şekilde temsil etmektedir.” ifadelerini kullandı.

Portekiz maçından sonra özellikle sosyal medyada yapılan dedikoduları, genelde futbolcular ve özelde Arda Güler ile ilgili yapılan tartışmaları takip ettiğini ifade eden Bahçeli, Arda’nın “Türk’e durmak yaraşmaz.” paylaşımını anımsattı.

Teknik kadronun ve oyuncuların morallerini bozacak her türlü açıklama ve söylentiden özenle imtina edilmesi gerektiğini vurgulayan Bahçeli, “Netice itibarıyla futbolda yenmek de vardır yenilmek de. Ümit ediyorum ki, aslanlarımız Çekya müsabakasından galibiyetle ayrılacaklar, bunun yanında Avrupa şampiyonluğunu aziz milletimize hediye edeceklerdir. Yarın akşam ekran başında Türk Milli Futbol Takımı’mızın muhteşem oyununa inşallah şahitlik edip dualarımla evlatlarımızın manen yanında olacağım.” dedi.

Bahçeli, Portekiz maçından sonra TBMM’de görev alan eski ve sabıkalı DEM’li milletvekilinin “yaşasın Portekiz” mesajını sosyal medya hesabından paylaşmasını tam bir namussuzluk olarak yorumladığını ifade ederek, “Meğer ihanet nasıl da gönülleri kapatıp gözleri kör ediyormuş. Bu hain ve sözde milletvekili eskisi şayet emekli maaşı alıyorsa derhal kesilmesi, vatandaşlıktan çıkarılması, sevincine ortak olduğu ülkeye gidip yerleşmesi tek seçenek olarak karşımızdadır. Yaşasın Türk milleti. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti. Yaşasın ve başarılı olsun Türk Milli Futbol Takımı. Milli futbolcularımıza başarılar diliyor, Allah yar ve yardımcıları olsun diyorum.” dedi.

 

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *